Gölge gerçek mi mecaz mı ?

ManaTerapy

Global Mod
Global Mod
16 Haz 2021
4,748
0
0
[color=]Gölge Gerçek mi Mecaz mı?[/color]

Selam forum ahalisi,

Geçen gün arkadaşlarla yaptığımız uzun bir gece yürüyüşünde yaşadığımız bir olayı sizlerle paylaşmak istiyorum. Belki de bu hikâye, “gölge” kavramının sadece bir fiziksel yansıma mı yoksa bir mecaz mı olduğunu tartışmamıza zemin hazırlar.

---

[color=]Yolculuğun Başlangıcı[/color]

Gece serin, ay ışığı hafif puslu… Dört kişilik küçük bir grup olarak dağ yolunda yürüyorduk. Aramızda iki erkek, iki kadın vardı. Konu nereden açıldı bilinmez, ama yolda birden önümüzde uzun, şekilsiz bir gölge belirdi.

Erkeklerden biri olan Murat hemen çözüm odaklı yaklaştı:

“Arkadaşlar sakin olun, bu tamamen fiziksel bir durum. Ay ışığının eğimiyle bizim gölgemiz birleşip büyüyor. Gerçek bir varlık değil, ışığın oyunu.”

Öte yandan kadınlardan Elif ise gülümseyerek şunu dedi:

“Belki öyle, ama ya gölge bizim iç dünyamızdaki korkuların yansımasıysa? Mecaz gibi düşünün; belki de bize unuttuğumuz bir şeyi hatırlatmaya çalışıyor.”

---

[color=]Çözüm Odaklı Erkekler[/color]

Murat ve diğer erkek karakter olan Selim, gölgeyi anlamak için stratejik bir plan yaptı:

- Önce gölgenin kaynağını bulmak için fenerleri açtılar.

- Çevreyi ölçüp biçtiler, hangi açıdan ışığın yansıdığına baktılar.

- Hatta Selim, “Bakın, ay tam şu noktadan geliyor. Şu taşın şekliyle birleşince gölge uzuyor” diyerek somut kanıt sundu.

Onlar için mesele çok açıktı: Gölge tamamen fiziksel bir gerçeklikti. Çözüm, mantıkla ve stratejik hesaplarla bulunabilirdi.

Ama forumdaşlar, sizce bu kadar hesap-kitap yapmak gölgenin anlamını küçültüyor mu, yoksa gerçekliği daha net görmemizi mi sağlıyor?

---

[color=]Empati ve İlişki Odaklı Kadınlar[/color]

Elif ve diğer kadın karakter Derya ise gölgeyi farklı yorumladılar.

- Elif, gölgeyi insanın bilinçaltı korkularına benzetti. “Hepimiz içimizde taşıdığımız kaygılarla yüzleşiyoruz. Gölge aslında bizi bize gösteriyor” dedi.

- Derya ise gölgeyi toplumsal bir simge olarak yorumladı. “Bence bu gölge, birlikte yürüyen insanların ilişkisini temsil ediyor. Tek başımıza bu kadar büyük görünmezdik, ama yan yana gelince gölgemiz büyüdü.”

Onların gözünde gölge bir mecazdı; bireysel korkuların, toplumsal bağların ve duygusal yansımaların dışavurumu.

Siz olsanız gölgeyi daha çok kendi içinizdeki korkularla mı, yoksa toplumsal bağlarla mı ilişkilendirirsiniz?

---

[color=]Hikâyenin Düğüm Noktası[/color]

Yürüyüş ilerledikçe gölge büyüdü ve neredeyse yolun tamamını kapladı. Erkekler çözüm arayışını sürdürdü, kadınlar ise anlam arayışına devam etti.

- Murat: “Fiziksel nedenini bulduk, tamamdır. Yola devam.”

- Elif: “Ama gölge kaybolmadı. Belki de bize bir mesaj veriyor.”

O an hepimiz durduk. Gölgenin gerçek mi, mecaz mı olduğu üzerine uzun bir sessizlik çöktü.

---

[color=]Sonuç ve Tartışmaya Açık Kapı[/color]

O gece gölgeyle ilgili kesin bir sonuca varamadık. Erkekler için gölge, fiziksel yasaların ürünü olan bir gerçeklikti. Kadınlar içinse gölge, ruhun ve toplumun yansıttığı derin bir mecazdı. Belki de ikisi de doğruydu: Gölge hem gerçekti hem de mecazdı.

Şimdi bu hikâyeyi sizlerle paylaşırken aklımda şu sorular var:

- Sizce gölge sadece fiziksel bir olgu mu, yoksa mecazi bir anlamı da var mı?

- Erkeklerin çözüm odaklı yaklaşımı mı daha ikna edici, yoksa kadınların empatik yorumları mı daha derinlikli?

- Ve son olarak: Hayatımızdaki gölgeleri nasıl anlamalıyız, bastırarak mı yoksa onlarla yüzleşerek mi?

Hadi bakalım, forumun ışığını yakalım ve gölgelerimizi birlikte yorumlayalım. Belki de gerçek, gölgenin tam ortasında bir yerde gizleniyordur.